Ben

Ben

“Olduğumuz Gibi”yi hayal ederken birçok şeyden ilham aldım. En başta kendi annelik yolculuğumdan ve hayatlarına yakından tanıklık ettiğim annelerin ve babaların kendilerine özgü deneyimlerinden…

Bırakmak, teslim olabilmek, her şeyin fazla olduğu bir çağda sakin kalabilmek, sadece var olabilmek…Bizi biz yapan hassasiyetlerimize sahip çıkabilmek… Baskılara ya da dayatmalara karşı durabilmek…Yargısız olabilmek…Nazik olabilmek…Şefkatli olabilmek…İçten olabilmek…Doğal olabilmek…Gerçek olabilmek… Olduğumuz gibi olabilmek

Çocuklu hayatın getirdiği değişikliğe uyumlanma sürecinde karmakarışık ve kelimelere dökmekte zorlandığımız yoğun duygular yaşıyoruz.

İnsan olmanın doğallığından uzak yeni anneye dayatılan roller ve beklentiler bu yoğun duyguların üzerine pek iyi gitmiyor. Anneliğin idealleştirilmesi veya herkesin annelik/babalık konusunda bilirkişi olması da yardımcı olmuyor.

Uykusuzluk, bitkinlik (bedensel yorgunluğun çok ötesinde özellikle yeni annelere özgü fiziksel ve ruhsal bir hal olarak tanımlıyorum), anlaşılmamak da varken etrafımızdaki sesleri susturup kendimize ve içimizde yaşananlara dönmek kolay değil. BİLİYORUM

Ama asıl değişimi başlatan ve karmaşaları azaltan kendimize ve doğallığımıza dönebilmemiz…Bunu da biliyorum…

Cevaplarını dışarıda aradığımız soruları kendimize sorabilmenin mümkün olduğunu fark etmek için umarım “Olduğumuz Gibi”yi yakından tanımayı istersin.

Annebaba olma yolculuğunda birlikte yürüyebilmek ve yalnız olmadığını hissedebilmen dileğiyle…

  

Yolculuğum